merhabalar
yahu diyordum bu gün de bir meseleye değinmeden gırgırına bir yazı ama ne mümkün :)
efendim. sosyal medyada ne fenomenim ne de öyle bir arzu içerindeyim. işimi görüyor mu? muhabbetimin vesilesi mi? kafi
ama anlaşılan yurdumun güzel eşcinsellerinde farklı etkilere sebebiyet veriyor bu olgu. benim bu kadar takipçim var diyerek sanal alem dostlarıyla iş götüren, sevildiğini düşünen, sosyal olduklarını kendilerine ikna etmiş asosyal bir kitle bildiğimiz bir hegamonya kurmuş durumda.
"benim sözümün üstüne söz söyletmem" diyen "getirdiği yoruma farklı bir bakış açısını kaldıramayan insan eşcinselliğin ruhunu nasıl yakalayabilir ki
biz renklerle farklı düşüncelerle daha güzeliz daha özeliz. buradan sevgilerimi yolladığım bir blogger arkadaşımla son dönem siyasal gelişmeler üzerinde derin git geller yaşadık. sonuç. iki farklı renk birbiriyle çarpıırsa biliniz ki oradan yeni bir renk doğar. bizim de yeni bir rengimiz oldu. ne o ne ben kendi rengimizden taviz vermesek te heybemizde yepyeni bir renk katılmış oldu.
biz nereye gidiyoruz gerçekten.?salt cinsellik salt partiler, klüpler,eğlenceler, neler oluyor? üretenler nerede?tüketim seferberliği ne zaman tükenecek? biri de ben oturdum şöyle bir çalışma yaptım diyecek mi acaba fil dişi kulelerinde oturan modern tabirle " fenomen" olan" ekmek yoksa pasta yiyin " zihniyetçiler.
çok mu radikalim acaba bu konuda ya da ulaştığım 3- 4 kişinin fikriyle kendimi büyük işler başarmış mı hissediyorum? eğer öyleyse bu yanılgıya nasıl kapılıyorum?
yorum dostlarım yorum yoksa benim motor yanacak bu kadar açık
Sosyal medyanın önemi yadsınamaz. Sadece eşcinsellerde değil, genel bir "fenomen olayım" durumu var tabii:) Bloglarda olduğu gibi.
YanıtlaSilTakipçi sayın ne olursa olsun, hesabını kapattığın an yoksun! Bu kadar basit işte:)
Böyle sanal bir sosyal aleme giriyorsan her tür düşünceye (şiddet, aşağılama, küfür içermediği sürece) kapılarının açık olması lazım.
Başarıya ulaşmanın bir rakamı yok, yani kaç kişi seni takip ederse "başarılı" kabul edileceksin ki! Bunu kim söyleyebilir:)
Bu arada beni takip etmek istersen diğer hesaplarımı da verebilirim:)
Mutlu hafta sonları:)
çok sınır durumlar çağındayız gibi geldi bana semi varlık ve yokluk arasında ki çizgi neredeyse yok gibi artık. aygıttaki düğme "on " ise varsın "off" ise yok. kişilik olgular yaşanmışlıklar hep bu düğmenin ardında mı acaba ? bu düğme herşeyi alacak kadar büyük mü? sanmam
Silo zaman başka şeyler çıkıyor karşımıza "kişilik bölünmeleri" ki hayali bile korkunç.
semi elbette bir çok kulvarda seni takip etmek isterim paylaş yeter
benimkinden daha güzel hafta sonları :)
sosyali de tüketiriz biz... Bir de sosyal olduğu kadar da sanal. İçi boş bi düşünce bulutu kadar sosyaliz işte. aksi bi düşüncede puff yokuz.
YanıtlaSil"içi boş düşünce bulutu kadar sosyal olma sendromu" koymalı bence bunun adını isim babası da sen ol fatih.
Silçünkü harika bir teşbih olmuş.
doldurmak için ne yapmalı peki okumalı beslenmeli paylaşmalı ama kime? kendi istediklerinden başkasına kapalı olan insan yığını bekliyor ilerde bizi- şu an gözümde the walking death dizisinin birinci sezonundan birkaç sehne canlandı-
kaan yazmalı diyor yazmalı ve anlatmalı. haklı ama sınırlar ne? ürünün ne olması bekleniyor? gibi bir dizi sorunlar çıkıyor karşımıza.
Ben sosyal medyadan çok memnunum açıkçası. Benim için içi boş bir yer de değil açıkçası.. Hatta yukarıda örnek verdiğin kişilerden birisi de olabilirim ama bunu seviyorum. Ben neredeyse buradan iletişim kurduğum herkesle gerçek hayatta da tanışmaya ve görüşmeye bir gönül bağı oluşturmaya dikkat ediyorum.. O yüzden ben pek şikayetçi değilim sanki ;)
YanıtlaSilsevgili kaan
Silmaksadım fenomen akımana karşı durmak değil maksadım bulunan konumun hakkını vermek
ve bu konuda hakkını verdiğini düşünüyorum.
benim sitemim "kofti" derler. içi boş anlamında. o tip insanlar