26 Mart 2013 Salı

tavşan yazı :)

tekrar merhaba

rahmetli dedemle aramız çok iyiydi. sık sık yanına giderdim - ki bu her akşam demek oluyor yazları beraber bağda kaldığımız ayları saymıyorum bile- önümdeki tek erkek modeli o olmuştur. ama dedemin enteresan takıntıları vardı. mesela ajans izlendikten ya da eski cızırtılı radyo dinlendikten sonra spikerin şimdi spor demesiyle dedemin çek fişi demesi bir olurdu. bilmem belki o sebeple sporu sevmiyorum.

bu gün bende size ajansvari bir yazı yazayım da . neler oluyor neler bitiyor ucundan bucağından anlatayım sonunda da incelediğim bir olayı anlatıp yorumlarınızı bekleyim dedim

kanaviçe tüm hızıyla devam ediyor böyle giderse önümüzdeki hafta bitebilir. nerden aldıysam gazı artık. sonra çerçeve düşünmemiz gerekecek. destek bekliyeceğim o aşamada sizden.

uzun süredir mutfağa girmiyordum özlemişim haftaya yakın akrabaları teyzem evinde yemeğe alacak dün güzel bir menü oluşturduk her ne kadar bazı konularda hem fikir olamasak da güzel bir menü çıktı ortaya. 4 çeşit salata da bana kaldı. tatlı ekşi soslu közlenmiş kırmızı biber salatası, pancar salatası, göbek marul salatası ve hardal ve kereviz sapı salatası düşünüyorum. teyzamde börek açacak iyi bir ara sıcak konsepti olur diye düşünüyorum.

açıköğretim dersleri gerçekten çok zamanımı alıyor. sosyoloji birinci sınıf  derslerinden sembolik mantık artık hiç sembolik değil bence. bildiğiniz çeviri yapıyor gibi hissediyorum kendimi. hayırlısıyla bir geçsek de aile danışmanı olabilsek. -bir eşcinselden daha iyi aile danışmanı olamaz diye düşünüyorum. ne bir kadın erkeği benm kadar anlayabilir ne de bir erkek kadını -

yüksek lisansda bir dersin adı değişmiş bilgilendirme kağdı gelmişti. dilekçe gönderdim burdan dilekçe geri iade olrak geldi umarım başıma bela açmaz önümüzdeki süreçde bir diyarbakır yapıp gelebilirim

gelelim konumuza

efendim türkiye malum müslüman çoğunluğun olduğu ama bir okadar da taassup içinde artık bence kendi müslümanlığını çıkarmış bir ülke. dolayısıyla herşey yanılgı içerisinde kayboluyor. neyin din neyin örf adet olduğu ayırt bile edilemiyor.  dolayısıyla toplumdan gelen bazı tepkiler dine mal edilebiliyor. geçenlerde okuduğum bir yorum beni bu yazıyı yazmaya itti.

işte biz müslaman bir ülkede yaşıyoruz da o sebeple eşcinseller olarak baskı altındayız. özgür değiliz. alay konusuyuz. gibi bunların müslümanlıkla değil insaniyeti kaybetmekle alakası var.

glee dizisini mutlaka duymuşsunuzdur. 4. sezonun 16. bölümünde eşcinsel karakterimiz blane e koç sue tarafından bir pankart şov yapılıyor. "blane is a bottom" şeklinde özgürlük amerikada bile bottom ya da türkçesiyle pasif - ki bu ayrımı da hiç anlamam ya o  konuya bir çok bloger arkadaşımız deyindiğinden ben girmeyeyim- olmak bile alay konusu müslümanlar çoğunlukta da değil ama problem hala devam ediyor. demek insanlık kavramamızda bir boşluk var

bir diğer konu

nette gezerken bir ibare gördüm. "gay for pay" aklıma çokça örnek geldi. mesela heteroluğunu bağıra bağıra dillendiren üstte belirttiğim karakter glee nin blane i belirli bir karşılık için eşcinsel rolü yapıyor. bir de huzur için mutluluk için heteroseksüel rolü yapan  eşcinseller var ki asıl dikkat çekici nokta da bu sanırım. düşünüdürücü. "straight for pay" ironik

tavşan gibi bir yazı oldu. oradan oraya. severim ben ama tavşanları :)



4 yorum:

  1. "Tavşan yazı" yı sevdim:) Kaneviçe hızınıza da bayıldım, bu ne hız gerçekten!
    Yemekle ilgili de marifetleriniz varsa tarif de bekleriz:)

    Eşcinsel aile danışmanının daha iyi anlayabileceği doğrusu aklıma gelmezdi. Ama haklısınız. Eşcinsel çiftler de bu yüzden daha iyi mi anlaşır acaba?

    İnsanlık kavramındaki boşluk her konuda var, "insan" olabilmenin din ile hiçbir bağlantısı yok!

    Böyle tavşan yazıları arasıra yazın, okuması zevkli:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. sevmenize sevindim gerçekten. ortaya karışık :)
      yemek yapmayı çok seviyorum. üniversitedeyken 2 yıl ege yemekleri yapan bir işletmede çalışmıştım. hoş sürprizler hazırlıyordum :) ilerde paylaşmayı düşünüyorum.

      eşcinselleri toplumun emniyet sibobu olarak görmek lazım. iletişim kopukluğu varsa erkek ve kadın arasında bir eşcinsel arada köprü olabilir olabilmeli. tabi bunun için donanıma ihtiyaç var

      kesinlikle katılıyorum. din sadece elbisemiz. bedenimiz ise değerlerimiz elbette ki birbirini besliyorlar ama bağımlı değiller ayrımı çok güzel ifade ettiniz

      içimdeki çocuk "tavşan çiftliği yapıcam buraları bölee:)" diyor ben kanguruya talibim :)





      Sil
  2. Hop oraya, hop buraya :)

    Sevimli bir yazı olmuş teşekkür ederiz :)

    YanıtlaSil